Kitap Ara >>>

7 Haziran 2016 Salı

TanrIya Kafa Tutanlar PDF Ismet Zeki Eyüboğlu

Tanrıya Kafa Tutanlar PDF Ismet Zeki Eyüboğlu


Bu çalışma yayımlanalı yirmi yıl oldu, çok kısa bir sürede geniş ilgi uyandırdı, tükendi, ikinci basımını
gerçekleştirmek epeyce uzadı. Ben, gençliğinin ilk dönemini Nakşibendi tekkesinde geçirmiş, gericilik
olaylarını yaşayarak görmüş, tanımış bir kimseyim, başkalarının öğütlerine, kulaktan dolma bilgi
kırıntılarına dayanan açıklamalara gereksinme duymuyorum. Bu tarikatın amacını, ereğini, yetkili
odaklardan saklanan düşüncelerini biliyorum, ne yapılmak istendiğini yakından tanıyarak öğrenmenin
acılarını duyumsuyorum yüreğimin derinliklerinde. Kur’an önceleri şiiri yasaklamış, ozanları “her
oylumda otlayan kimseler… büyücüler, aldatıcılar, kandırıcılar..” diye yermiş nitelemiştir. Ancak, Yedi
Askı ozanlarından Lebid (öl. 661) Peygamberi övmeye başlayınca, şiire, ozanlara karşı benimsenen katı
tutum değiştirilmiştir Dahası. Peygamber, kendisini öven şiirleri okuyunca. “Đnne mineş-şi’ri le
hikmeten, inne min’el-beyani le sihran/öyle şiir var ki bilgeliktir, öyle düzyazı var ki büyüleyicidir”
demekten kendini alamamıştır. Demek, yeri gelince övgü, katılıkları yumuşaklığa, yasakları geçerliliğe
dönüştürebiliyor.
Kur’an, değişik yerlerinde, şarabı kesinlikle yasaklamış, onu içenlerin cehenneme atılacaklarını
bildirmiştir. Bu yasaklara karşı Fuzûlî (öl. 1555) bile bile:
Kemâl-i hüsn viribdür şarâb-ı nâb sana
Sana halâldır ey muğ-bece şarâb sana
demekten kendini alamamış, güzelliğine güzellik kattığından dolayı, dinin yasakladığını, geçersiz
saymıştır. Đmdi, yorumcu burada, tasavvufun kanatlarını takınarak şarab’ın Tanrı anlamına geldiğini
ileri sürecek, dizelere gerçeğin ötesinde bir anlam vermeye kalkışacaktır. Peki. yine Fuzûlî’nin şu
dizelerine ne denecek bakalım:
Gönül tâ var elünde câm-i mey tesbihe el urma
Namaz ehline uyma anlar ile durma oturma
Eğilüb secdeye salma feragat tacını başdan
Vuzû suyu bile rahat yuhusu gözden uçurma
Sakın pâmâl olursun bûriyâ tek mescide varma
Eğer nâçar girsen anda minber gibi çok durma
Müezzin nâlesin alma kulağa düşme teşvişe
Cehennem kapusun açdırma vaizden haber sorma
Cemâat izdiihâmı mescide saldı kudûretler
Kudûret üzre lütf it bir kudûret hem sen arturma
Hatibin sanma sâdık müftinin kavline fi’l itme
Đmamın sanma âkil ihtiyarun ona dabşurma
Fuzûlî behre vermez taat-ı nakıs nedir cehdin
Kerem kıl zerki taat suretinde hadden aşurma
“Ey gönül elinde şarap kadahi var, bırak, teşbihe el sürme
Namaz kılanlara uyma, onlarla durma, oturma
Secdeye eğilerek özveri tacını başından düşürme
Abdest suyuyla esenlik uykusunu gözünden kaçırma
Ayak altında kalırsın, sakın, hasır gibi camiye varma
Elinde olmadan gidersen de orada minber gibi çok durma
Müezzini dinleme, içine bulanıklık-karışıklık düşürme.
Vaizden bilgi isteyerek cehennem kapısını açtırma
Kalabalık yığıldı, camiye bir soğukluk-katılık doldu
Kendine gel, sen de camiye gidip soğukluğu çoğaltma
Hatibin söylediğine, bakma, müftünün sözüne inanma
Đmamı akıllı sanma, kendini ona verme, güvenme
Ey Fuzûlî. ne uğraşırsın, eksik tapınmada yarar yok
Kendine gel, ikiyüzlülüğü tapınma sayıp aşılığa vardırma…”
Divan yazınının ünlü, büyük ozanının düşünceleri apaçık, kimlere, neleri söyledikleri de besbelli, imdi,
bunları okuduktan sonra. Fuzûlî’ye dinsiz, sapkın, tanrıtanımaz demek olanağı var mı? Bu şiirde
yoruma yatkın bir tasavvuf kavramı da yoktur. Mevlânâ’dan örnek vermeye kalkarsak daha çarpıcı,
dinle bağdaşmayan, dini yeren çok ağır dizeler bulmakta güçlük çekmeyiz.




TanrIya Kafa Tutanlar PDF Ismet Zeki Eyüboğlu Rating: 4.5 Diposkan Oleh: Admin

0 yorum:

Yorum Gönder